Time mecmuası, 2019'un en iyi 10 filmini tanımladı. The Irishman, Once Upon A Time In Hollywood Güney Kore filmi Parasite gibi filmler de listede yer aldı.
10. Hustlers
Lorene Scafaria ’nın rejisörlüğünü üstlendiği filmde, Jennifer Lopez ile beraber Lili Reinhart, Constance Wu, Julia Stiles, Cardi B, Mercedes Ruehl gibi adlar rol alıyor. Hustlers, Wall Street alıcılarına şantaj yapmak için toplanan daha önceki bir striptiz kulübü çalışanlarının öyküsünü mevzu ediyor.
9. A Beautiful Day in the Neighborhood
Tom Hanks ’in başrolleri Matthew Rhys ile paylaştığı yaşam öykü filmi, Amerika ’nın beğenilen şöhretlilerinden Fred Rogers ve mükâfatlı gazeteci Tom Junod arasındaki dostluğa odaklanıyor. Asıl hadiselere direnen filmde alaycı gazeteci Junod, isteksizce Bay Rogers hakkında bir yazı yazmayı kabul eder ve ikili birbirini tanıdıkça gazetecinin yaşama olan bakış açısı değişir.
8. Dolemite Is My Name
Film, 1970 ’lerde kaydolduğu Dolemite komedi albümleri ve 1975 imali Dolemite filmi ile tanınan komedyen ve oyuncu Rudy Ray Moore ’un yaşamına odaklanıyor. Muhabbet tellalı ve kenar mahalle kahramanı bir kişiliğe yaşam veren oyuncu, 2008 senesinde yaşamını kaybetti.
7. Knives Out
Daniel Craig ve Chris Evans'ın başrolleri paylaştığı polisiye filmde, kabahat romanı yazarı Harlan Thrombey, 85. yaş gününde evinde ölü bulunur. Meraklı bir analist dedektif olan Benoit Blanc saklı bir biçimde cinayet araştırmasında yer almaya başlar. Harlan Thrombey'nin ailesine soruşturma için müracaat etilir, ancak aile bütün anlamıyla hiçbir işe haylazdır. Blanc tüm bu yüzeyde görünenlerin altını kazımak ve tüm palavraları ortaya çıkararak Thrombey'nin vefatının arkasındaki aslı bulmayı niyetler.
6. Parasite
Güney Koreli rejisör Bong Joon-Ho'nun idarediği Parasite Gisaengchung, 72. Cannes Film Şenliği ’nde Altın Palmiye Mükâfatı ’nü kazandı. Film, aynı zamanda internet film bilgi tabanı IMDb ’de seyircilerden azami oyu alarak ‘En iyi 50 Kore filmi ’ listesinde doruğa yerleşti. Neredeyse sefalet içinde yaşayan Kim ailesinin bireyleri asıl kimliklerini bir biçimde gizleyerek birer birer, zenginlikleri hudut tanımayan Park ailesinin hizmetine giriyor. Bu eksantrik birliktelik sürerken sınıf sıçrama gayreti ve miras böbürünün yol açtığı trajikomik vakalar arkasını ardına reelleşiyor.
5. Little Women
Louisa May Alcott ’un sıradanlaşmış romanından uyarlanan filmin rejisör koltuğunda Uğur Böceği ile ilk rejisörlük sınamasını asıllaştıran Greta Gerwig oturuyor. Film, İç Savaş sonrası Amerika'da hayatlarını sürdürmeye çalışan dört kız kardeşin öyküsünü anlatıyor.
4. Marriage Story
Adam Driver ve Scarlett Johanssın'un başrolleri paylaştığı film, konutlu bir çiftin New York'tan Los Angeles'a kadar uzanan boşanma öyküsünü mevzu ediyor. Konutlulukları dağılınmak üzere olan bir rejisör ve onun oyuncu olan karısına odaklanılan filmde, çifitn hırpalayıcı boşanma süreçleri anlatılıyor.
3. Once Upon a Time…in Hollywood
Leonardo DiCaprio ve Brad Pitt'in başrollerde yer aldığı Quentin Tarantino filmde, hit bir dizide oynamış bir erkek TV oyuncusunun film sektörüne girmeye çalışması anlatılıyor. Rick Dalton, bir televizyon filmi oyuncuyudur. Dalton'ın galibiyetli bir western dizisi bulunmaktadır. Ancak Rick, kendini televizyondan uzaklaştırıp film sektörüne adım atmak istemektedir. Onun dublörü olan Cliff Booth ise bu mevzuda ona katılmaktadır. Ancak ikilinin yaşlarının ilerlemesiyle beraber Hollywood'taki uğurları da eksilmektedir.
2. The Irishman
Akılda sanatçılar Robert De Niro, Al Pacino ve Joe Pesci'yi bir araya getiren Martin Scorsese imzalı The Irishman, 20. asrın en ehemmiyetli figürleri ile çalışmış şöhretli tetikçi ve İkinci Dünya Savaşı gazisi Frank Sheeran ’ın gözünden savaş sonrası Amerika'da organize kabahat dünyasını anlatıyor. Amerikan tarihinin aydınlatılmamış en büyük sırlarından efsanevi sendika lideri Jimmy Hoffa'nın kayboluşunu mevzu alan film, organize kabahatin perde artta yaşanan çatışmalar, rekabet ve politik iletişimlerle dolu bir yolculuğa çıkarıyor.
1. Pain and Glory
Pedro Almodovar ’ın Pain and Glory Acı ve Zafer filmi, Antonio Banderas ve Penelope Cruz ’u başrollerde buluşturuyor. Antonio Banderas ’ın canlandırdığı rejisör Salvador Mallo ’nın geçmişten bugüne yaptığı tercihleri ve hayatında iz vazgeçen hadiseleri anlatıyor. Filmde, Mallo ’nun çocukluğunu yaşadığı 60 ’lı senelere, doğup çocukluğunu geçirdiği yerden dağılıp ailesi ile beraber Valencia ’da bir köye göç etmesine, refah arayışına, 80 ’lerin Madrid ’inde kalbinin süratle çarpmasına neden olan ilk aşkına, terapi taşıtı olan yazı ve sinema ile tanışmasına, kendisini tanımasına yol açan hadiselere değiniliyor.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.